7 Aralık 2016 Çarşamba



AÇLIĞIM


Yıllar sonra aldığım eğitimlerden birinde anladım, doyuramama nedenini.
Zorunlu olarak ara verdiğim, ilk fırsatta tekrar kaldığı yerden devam eden;

ÖĞRENME, OKUMA AÇLIĞIMI.

kitap ile ilgili görsel sonucu


07/12/2016
Sevgi

Anne karnına düştüğün anda hiç görmeden, bilmeden sana duyulan his.
Hayata gözlerini açtığın anda seni kucaklayan el.
Büyümende en önemli faktör.
Onsuz düşünülemeyen bir an.
Ve sonra;

Sihirli sözcük diye başlayan anlatımlar. Düzenlenen toplantılarda sunum yapanlar ve katılan dinleyiciler.

Hatta yaşamdan ayrılırken bile seni uğurlamaya gelenlerin orada bulunma nedeni.

Tabi ki bu kadar değil.
Her adımında, nefeste, okuduğun kitapta, yaptığın yemekte, bakışta, gülüşte, hayatta olma nedenin.


2 Aralık 2016 Cuma

« Doğru ve gerçek felsefeye dayananlar devletlerin başına geçmedikçe ya da devletlerin başındakiler gerçek filozoflar olmadıkça insanlığın çektiği sıkıntılar bitmez.»

Platon

1 Aralık 2016 Perşembe




Doyurmak;

1. Karnını,
2. Gözünü,
3. Kulağını,
4. Elini,
5. Yasamını,
6. Beynini
7. Yüreğini ve

Ruhunu.


Hayat; bir oyun...

Toplum tarafından yazılmış metni mi,

Sistem tarafından dikte edilen metni mi,

Rasgele metni mi,

Doğaçlama metni mi

okuyup, oynayacaksınız?

Tercih sizin.
MEDYA MAHKEMELERİ..................

KULAK TIRMALAYICI,
USLUPSUZ.
BECERİKSİZCE..
KURU.

(01,12,2016)

KENDİNİ BİLMEK VE DÜNYAYI BİLMEK ARASINDAKİ BAĞ.
Kanunların Ruhu

Montesquieu’nün en önemli eseri olan Kanunların Ruhu  yaklaşık yirmi yıllık bir
çalışmanın ürünüdür. Fransız Devleti’nin
basın-yayın hayatına uyguladığı sansür ve baskı
nedeniyle Cenevre’de ve anonim olarak yayımlanmıştır. Eser, her biri on ila yirmi bölümden
müteşekkil otuz bir kitaptan oluşmaktadır, iki cilt halinde basılmıştır.

Montesquieu  1689-1755

24 Kasım 2016 Perşembe

BİLGİ TOPLUMU OLMADAN,
TEKNOLOJİYİ KULLANAN!!! TOPLUM OLMAK...

19 Ekim 2016 Çarşamba

Cocukta baskaları icin ilgi uyandırmak yerine,

onu hayatın yukleyecegi görevlere hazırlamak,

onu butun sorunları cozebilecegine inandıracak bir ıyımserlikle doldurmak,


Alfred Adler

20 Eylül 2016 Salı



HEDEF TÜRKİYE

Türkiye'nin içinde ve dünyadaki hedeflerini kısa, orta ve uzun vadeli olarak seçmesi;

bu seçimde Türkiye'nin dış odaklarla bağlantılı olarak şerrine değil de, hayrına kafa yoracak, çalışacak, onurlu, yetenekli, kendini yurduna adamış kimselerin görev alması gerekmektedir.

Bu hedefler doğrultusu başa olmak üzere evrenkentlerimizde gerçek yaratıcılığa yol açacak araştırma ortamlarının, kütüphanelerin, Türk dünyası için Türkçe yayınların, ayrıca dış dünya ile iletişim ve bilgi alışverişini artıracak dış yayınların (yayın için yayın olmamak koşuluyla) geliştirilmesine ağırlık verilmelidir.


Oktay SİNANOĞLU  Sayfa: 64
HEDEF TÜRKİYE

Biran evvel bazı tedbirler alınmaz ise, şehirlerimiz toptan kilitlenecek, insanlar çıktı gazlarından toptan zehirlenecek. Zaten şimdiden işe bazı yerlerde 2 saatte, bazı yerlerde ise 1 saatte gidiliyor. Sadece bunun verdiği iktisadi zararın haddi hesabı yok.

İktisatçılarımız bu zararın mali boyutunu hesaplayarak, halkı bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarına başlayabilir.

Mühendisler niye karayolunun bir kilometresi maliyetine, 5 km demiryolu yapılabileceği gibi hesapları halkın gözünün önüne sermiyorlar?

 (Yakıt satışları azalmasın,
araba ithaline dokunulmasın,
ahali araba alışkanlığından sapmasın diye mi?)

Oktay SİNANOĞLU  Hedef Türkiye S: 68




Dil, kültürü yüzdüren gemi...



Kediye; ciğer yenir mi, yenmez mi diye sormak...

2 Haziran 2016 Perşembe

Maskelerimiz..



Kaç tane, sayısını hatırlayan var mı? Yoksa artık saymayı mı unuttuk?
Hayata geldiğimiz ve kendimizi tanımaya başladığımız andan itibaren sadece kendimiz olabildiğimiz anlar sayısını belki daha kolay sayarız gibi. Beldi de farkına varmadan yaşayıp, hayatımıza devam ediyoruz. Belki hala bir sürü maske ile dolaşıyoruz. Samimiyetsiz, kiralık, yapmacık,..
Ne uğruna?

Kendimiz olabildiğimiz anlarımızın farkına varmak ve farkına vardığımız o kendimiz olduğumuz anlarımızın çoğalması dileğiyle.

Yürekten.