KURAL 1
İncelemelerin amacı; akla, karşısına çıkan her şey üzerine sağlam ve doğru yargılara varmayı sağlayacak bir yönetim vermek olmalıdır.
KURAL 2
Uğraşmamız gereken konular, yalnızca aklımızın kesin ve açık bir bilgi edinmeye yeteceğini kestirdiklerimiz olmalıdır.
KURAL 3
Düşünce konusu olan şeylerde araştırılması gereken şey başkasının ne düşündüğü ya da kendimizin yapacağımız sanılar değildir, ama sezgi ile açık ve seçik olarak görebileceklerimiz ya da yapabileceğimiz kesin çıkarsamalardır; zaten bilim başka türlü edinilemez.
KURAL 4
Metod; doğruyu aramak için zorunludur.
KURAL 5
Metod; bütünüyle zekanın, kimi doğruları bulmak için, işlemesi gereken konuların sıraya ve düzene konulmasından ibarettir. Karmaşık ve karanlık önermeleri, adım adım daha basit önermelere indirir ve bundan sonra en basit sezgilerden başlayarak, yine adım adım, bütün öbür bilgileri edinmek suretiyle kendimizi yükseltmeye çalışırsak, metoda titizlikle bağlı kalmış oluruz.
KURAL 6
En basit olan şeyleri karmaşık olanlardan ayırdetmek ve bunların incelenmesinde bir sıra izlemek için, birinden öbürüne kimi doğrular çıkarttığımız her türlü ieyler dizisinde önce en basit olanı, sonra geri kalanların ona nasıl çok, az ya da eşit uzaklıkta bulunduklarını belirlemek gerekir.
KURAL 7
Bilimi bütünlemek için, amacımıza sürekli ve hiç kesintisiz düiünce devinimi ile bağlı olan her şeyi, teker teker ele almak ve yeterli ve metodlu bir sıralama içinde birleştirmek gerekir.
KURAL 8
Aranılacak şeyler dizisinde anlığımızın sezgi ile yeterince iyi göremediği bir şey belirdiği takdirde orada durmak gerekir, arkadan gelenle uğraşmamalı, gereksiz bir işe girişilmemelidir.
KURAL 9
Aklımızın bütün işlekliğini daha az önemli ve en kolay olana yöneltmeli ve doğruyu sezgimizle açık ve seçik olarak görme alışkanlığı edininceye kadar, üzerinde yeterince uzun süre durmalıyız.
KURAL 10
Akla işlerlik kazandırmak için daha önce başkaları tarafından bulunmuş olan şeyleri araştırmaya ve en az önemli olanları da içinde olmak üzere, insanların bütün sanat ve mesleklerini ve özellikle bir düzene bağlı olan ya da bir düzene dayananlarını metodlu olarak gözden geçirmeye çalışmak gerekir.
KURAL 11
Kimi basit önermelerin sezgisinden sonra bunlardan bir başka sonuç çıkardığımız zaman aynı önermeleri zihnin sürekli ve hiç kesintisiz devinimi içinde gözden geçirmek, karşılıklı ilişkileri üzerinde durmak ve bundan aynı anda elden geldiği kadar çok ve ayrı ilişki çıkarmak yararlıdır; ancak böylelikledir ki bilgimiz çok daha kesin bir hale gelir ve aklımızın kapsamı artar.
KURAL 12
İster basit önermeler üzerine belirgin bir sezgi sahibi olmak, ister aranılan şeylerle bilinen şeyler arasında onları yeniden tanımaya olanak sağlayacak bir bağ kurmak ve isterse aralarında karşılaştırma yapılması gereken şeyleri bulmak için, insan ustalıklarından hiçbirini savsaklamadan, imgelem, duyular ve bellekten, anlığımızın bütün yardımlarından yararlanmak gerekir.
KURAL 13
Bir sorunu eğer tam olarak anlamış isek, onu her türlü gereksiz kavramdan soyutlamalı, en yalın olduğu duruma getirmeli, bir sayımdan geçirerek, olabildiği kadar küçük parçalara bölmeliyiz.
KURAL 14
Aynı kural cisimlerin gerçek uzamına uygulanmak ve imgeleme tümünü birden yalın ve çıplak şekiller yardımı ile önerilmek gerekir, gerçekten de böylece, anlık tarafından daha belirgin olarak kavranmış olur.
KURAL 15
Genellikle şekilleri çizmek ve dış duyulara sunmakta yarar vardır, böylece düşüncemizi uyanık tutmak daha kolay olur.
KURAL 16
Zihnin doğrudan dikatini gerektirmeyenlere gelince, sonuç için gerekli olsalar bile, bunları tam şekillerle göstermekten ise, olabildiğince kısa imlerle belirtmek daha iyi olur; böylece bellek yanılmayabilri, düşünce başka tümdengelimlerle uğraşırken, bunları tutmakta dalgınlığa düşeriz.
KURAL 17
Ortaya konan güçlük, terimlerinden hangilerinin bilinen, hangilerinin bilinmeyen olduklarına bakmadan ve her birinin öbürlerine göre karşılıklı bağımlılıkları doğru bir düşünme yöntemi sayesinde sezgi ile sınanarak, dolaysız olarak elden geçirilmelidir.
11 Ocak 2018 Perşembe
1 Ocak 2018 Pazartesi
ÇOK MU ZOR?
Doğal felaketlerin bile kader olmadığı, yeterli ve gerekli önlemlerin alınması şartı ile her türlü etkilerinin azaltılabileceği ya da ortadan kaldırılabileceğinin konuşulduğu günümüzde,
Çok mu zor?
Vatandaşın talep ve isteklerine kulak vermek, dinlemek, endişe ve korkuları yok etmek,
Gençliğin isteklerini dinlemek, geleceğe güvenle bakmalarını sağlamak,
Bu ülkede vatandaş olarak yaşayanların ve bu ülkede ölecekler ile birlikte huzur içinde yaşamak,
Çok mu zor?
Birlikte, geleceğe yön verecek güzel projelere imza atmak.
Birlikte GÜZEL BİR TARİH yazmak için önceliklerin en başına ''İNSAN''ı koymak.
Çok mu zor?
Vatandaşın talep ve isteklerine kulak vermek, dinlemek, endişe ve korkuları yok etmek,
Gençliğin isteklerini dinlemek, geleceğe güvenle bakmalarını sağlamak,
Bu ülkede vatandaş olarak yaşayanların ve bu ülkede ölecekler ile birlikte huzur içinde yaşamak,
Çok mu zor?
Birlikte, geleceğe yön verecek güzel projelere imza atmak.
Birlikte GÜZEL BİR TARİH yazmak için önceliklerin en başına ''İNSAN''ı koymak.
Türkiye'de Trafik Kazaları
2013 2014
Kaza 161,306 168,512
Ölüm 3,685 3,524
Yaralanma 274,829 285,059
Türkiye'de Taşıma Oranları
2010
%
Yük Yolcu
Karayolu 88,3 91,8
Denizyolu 5,8 0,06
Demiryolu 5,3 2,2
Havayolu 0,06 5,4
Yolcu Taşımacılığı
Karayolu Demiryolu Havayolu Denizyolu
2012 258,874,000 2,949,000 19,731,000 15,753,000
2014 284,256,000 3,075,000 26,416,000 18,247,000
Kaydol:
Yorumlar (Atom)