Bozuk algılar, arızalı duygular ve ruh sağlığımız….
Ne kadar önemsiyoruz..??
Güzel giderken herşey çoook güzel… ya?
Sorun, problem, mesele, sıkıntı yada herhangi olumsuz, negatif bir durumda; karşımdaki kişi yada kişilere karşı….
Nasıl hitap etmeliyim?? Hangi kelimeleri kullanır isem kırıcı olmam? Hangi önyargılarımdan arınmalıyım? Kimleri damgalamadan hayatıma devam etmeliyim? Hangi kaygılarımdan kurtulmalıyım? Yada önce azaltmalı, sonrada bitirmeli, yok etmeliyim??
Sorunlar üzerinde yoğunlaşmak güzel.. peki sonra?
Her güzel şeylerin sonu olduğu gibi, sorunları çözüp, yola devam edebiliyor muyuz? Yoksa, taşımaya devam ediyor, o yoğunluğun içinden kendimizi çıkaramıyor, sorun yumağı halinde getirip, yumaklarla mı dolaşıyoruz?
Sıkar, emin olun ki sıkar… her şeyin bir ekonomik ömrü olduğu gibi, bizimde bir ömrümüz var.. kullanabileceğimiz bir süre var.. ekonomik kullanmak durumundayız, mecburuz buna… hovardaca, hesapsızca harcanmaması gereken bir ömür… borçluyuz çünkü.. anne, babalarımızın bize borçlu olduğu gibi.. bizde gelecektekilere borçluyuz..
Çok kolay değil.. yaşamak… ayakta kalmak.. tutunmak.. kök salmak… değer vermek…
Ama yapabiliriz..
Hayatta en çok değer verdiğimiz şey; öncelikle insan olmak.. olabilmek.. güzel örneklerden yola çıkarak, ders çıkararak, her şeyin farkına vararak,,
Hayatta en çok değer verdiğimiz şey; sağlık.. beden, akıl, ruh.. hepsi…
bedenimiz hasta olduğunda; (kabul ederek) hastaneler, aile hekimleri, doktorlar ve aldanarak sahip olmak arzusu ile yanıp tutuştuğumuz ve hızla yolunu tuttuğumuz eczanelerde aldığımız soluklanma ve tedavi süreciii….
Aklımız hasta olduğunda, (kabul ederek) bedenden farklı olmayan bir sürece eklenen sadece kapatma cezası… ve müşahade altında, gözetim altında geçen bir yaşam.. sorgular, bakışlar, acınmalar vs… peki..
Ruhumuz hasta olduğunda… var mı tedavi merkezleri… evet var.. aslında ruh ve sinir hastalıkları bölümünün konusu olmakla birlikte… ne yazık ki, ruhsal sıkıntıları çözüme kavuşturamıyor, debelenip duruyor, çıkmaya çalıştıkça batıyor, yardım istedikçe dışlanabiliyoruz… tabi en acısı da farkına varamıyoruz..
Farkındalıklarımızın artması dileğiyle…